Louis Lambert
Louis Lambert’den…
Louis Lambert 1797’de Vendômois’nın küçük bir kasabasında, Montoire’da dünyaya geldi. Babası burada küçük bir tabakhane işletiyor, kendinden sonra da oğlunu yerine geçirmeyi düşünüyordu. Ama çocukta erken yaşta görülen okuma yeteneği kararını değiştirdi. Tabakla karısı da, başka çocukları olmadığı için Louis’nin gözünün içine bakıyor, bir dediğini iki etmiyorlardı. Beş yaşında Louis’nin eline Tevrat’la İncil geçti. İçine sayısız kitaplar sığdıran bu kitap, onun yazgısını belirledi.
Acaba bu çocuk düş gücü, o çağda Tanrı sözünün derinliğini anladı mı? Kutsal Ruh’un âlemler arasında uçuşunu izleyebildi mi? Yoksa sadece bu Doğu şiirlerinden taşan hülyalı güzelliğe mi vuruldu? Ya da ilk masumluğu içindeki ruhu, tanrısal ellerin bu kitabın sayfalarına saçtığı dinsel yüceliğe mi kapıldı? Öykümüz kimi okuyucular için bu soruları yanıtlayacaktır.
Bu ilk Kutsal Kitap okumasının hemen ardından Louis, Montoire’da sokak sokak dolaşıp kitap aramaya, sırrını yalnızca çocukların bildiği karşı durulmaz cilvelerle, istediği kitabı ele geçirmeye başladı. Böylece, bir yol göstereni olmadan on yaşına bastı. O zamanlar askerlik çağı gelen gençlerin yerine parayla askere gidecek birini bulmak kolay değildi.
Zengin ailelerin çoğu, kura[2] zamanında bulunmaz korkusuyla önceden böyle birini peyliyorlardı. Yoksul tabaklar, oğullarının yerine birini tutacak kadar zengin değillerdi. Onu askerden kurtarmak için yasaya göre tek çare kalıyordu: Çocuğu papaz yapmak. Louis’yi 1807 yılında, Loire kıyısında, Blois’ya yakın bir kasabanın, Mer’in papazı olan dayısına gönderdiler.
Bu karar hem Louis’nin bilgi aşkına, hem de ana babanın, çocuklarını savaşın tehlikelerinden koruma kaygılarına uygun düşüyordu. Çalışmayı sevmesine, erken uyanan zekâsına bakılırsa kilisede iyice yükseleceği de belliydi. Louis, oldukça bilgili eski bir oratorien[3] olan dayısının yanında yaklaşık üç yıl kaldıktan sonra, 1811 yılının başlarında Vendôme Koleji’ne girmek için buradan ayrıldı; onu okula Madam de Staël yazdırdı, kendi hesabına da okuttu.
Lambert, bu ünlü kadının koruması altına alınışını hem rastlantıya, hem de kimsesiz dâhilerin yolunu açmayı her zaman bilen Tanrı’ya borçludur büyük olasılıkla. Ama bakışları insanların dünyasının yüzeyinden ötesine…