Genç Werther’in Acıları / Johann Wolfgang Von Goethe

Genç Werther'in AcılarıGenç Werther’in Acıları

Genç Werther’in Acıları’ndan…

Ne mutluyum, gitmekten! Can dost, insan kalbi ne tuhaf! Öylesine sevdiğim senden hiç ayrılamazken, seni bırakıp da yüreği hoş olmak. Diğer bütün ilişkilerim, benimki gibi bir yüreği korkutmak için, yazgının cilveleri değil miydi? Zavallı Leonore! Yine de ben suçsuzdum. Kızkardeşi kendince çekimiyle gönlümü hoşça eğlendirirken, bu zavallı yürekte bir tutkunun kıvılcımlanması karşısında elimden ne gelirdi! Yine de – salt suçsuz muyum? Ben de onun duygularını beslemedim mi?

Bizi hiç gülünçlüğe düşmeden öylesine çok güldüren doğanın o pek sahih anlatımlarıyla kendim gönenmedim mi, ben yapmadım mı – Hey, insan ne ki, kendinden yakınabiliyor! İstiyorum, sevgili dost, sana söz veriyorum, daha iyi olmak istiyorum, yazgının bize sunduğu bir parça kötülüğü, hep yaptığım gibi, artık geviş getirip durmak istemiyorum; geçmişi geçmişte bırakmak ve şimdinin tadını çıkarmak istiyorum.

Elbette, haklısın, kuzum, – niçin böyle yaratıldıklarını Tanrı bilir – ama insanlar, düşlem güçlerini, umursamaz şimdilerine katlanmaktan çok, geçmiş kötülüklerin anılarını çağrıştırmak için böylesine zorlamasalardı, aralarındaki acılar daha ufak olurdu.

Anneme, işini en iyi biçimde yürüttüğümü ve buna ilişkin haberi ilk fırsatta ulaştıracağımı söylersen, iyi edersin. Teyzemle konuştum ve bizde sözü edilen o kötü karıyı bulmadım onda. Çok iyi yürekli, neşeli ve hararetli bir kadın. Miras payının alıkonmasına ilişkin annemin yakınmalarını ona anlattım; o da bana, hangi durum ve koşulda tamamını vermeye hazır olduğunu söyledi, istediğimizden de fazlasını. – Kısacası, bu konuda şimdi yazmak istemiyorum; anneme, her şeyin iyi olacağını, söyle. Ve sevgili dostum, bu ufak işle ilgilenirken, dünyayı hile ve kötülükten çok, belki yanlış anlamaların karıştırdığını gördüm.

Hiç değilse, hile ve desise daha seyrek görülüyor. Burada aslında keyfim pekâlâ yerinde, bu cennet köşede yalnızlık kalbime merhem ve bu gençlik mevsimi, sıkça ürperen yüreğimi bütün gürlüğüyle ısıtıyor. Her ağaç, her çalı bir çiçek demeti ve insan, bu güzel kokular denizinde süzülmek ve bütün besinini oradan toplamak için, mayısböceği olmak istiyor.

Kentin kendisi hoş değil, ama

LİNK

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir