Yaşasın Orgazm
Yaşasın Orgazm’dan…
Beni bir ay önce muayene eden jinekoloğum tarafından da böyle bir şey tespit edilmemişti. Bir gece yatakta uzanmış geriniyorken elimi rastgele omzumdan göğsüme doğru ovuşturduğumda fark ettim yumruyu. Çok dert etmedim, çünkü genç kadınların çoğundaki göğüs yumrularının fos çıktığını biliyordum. Sağlıklı beslendim, sigara içmedim, Marshall’la harika bir ilişkim vardı; hayatımda her şey o kadar iyi gidiyordu ki, küçük yumrum hiç umurumda değildi.
Şansa bakın, bir ay sonra doktorumla randevum vardı ve ona yumrudan bahsettim. Muayeneden sonra, “Aslına bakarsan Dorian, belki de önemli bir şey değil ama yüzde yüz emin değilim; birkaç test yapsak iyi olur,” dedi. Soğukkanlılığımı koruyup ultrason ve biyopsi için bir göğüs cerrahıyla görüştüm.
Birkaç gün sonra cerrah onu aramam için bir mesaj bıraktı bana. Aradım, sekretere ismimi söyledim ve beni doktora bağlamak için beklemeye aldı. Pencereden Ocak’ta yağan karı izlerken dakikalar geçiyordu. Sekreter döndü ve şöyle dedi: “Beklettiğim için özür dilerim Dorian; doktorun seninle gerçekten konuşmak istiyormuş.”
O anda hafızam ağır çekime geçti, tıpkı bir araba kazasından önce yaklaşan çarpışmaya engel olamamak gibi. Sonuçlar iyi olsaydı, doktor benimle konuşmakta bu kadar acele etmezdi. Yumrunun göğüs kanseri olduğunu söylediğinde yumruk yemişe döndüm. Marshall’ı aradım, işten erken çıktı o gün. Yaşadığım daireye yakın tren istasyonundan aldım onu. Karlar arabanın etrafına düşerken, pofuduk kış parkalarımız içinde kollarımızı birbirimize doladık; parkalar öylesine kalındı ki vücutlarımızı hissedemiyorduk, hıçkırıklar içinde ağladık.
Kanser teşhisi korkunç bir şey demek durumu hafife almak olur. Sonsuza dek hayatınızı değiştiren bir şey bu. Dönüp baktığımda, vardığım bir sonuç tekrar tekrar gün yüzüne çıkıyor: Tanrı’ya şükür, kadınların bedenlerine dokunmalarının kötü ya da pis bir şey olduğuna dair mesaj bombardımanlarını içselleştirmemişim. Özellikle ailem sayesinde bedenimle rahat bir ilişki kurarak yetişmiştim. Kanser olduğumu çok geçmeden öğrendim çünkü hiç düşünmeden bedenime dokundum, çünkü daha önce bedenimde meydana gelen bir değişikliği fark edecek kadar bedenime dokunmuştum.
Öyle yapmasaydım, kim…