Scarlet / Marissa Meyer

ScarletScarlet

Scarlet’ten…

Bir domates daha imha edilmişken yan taraftaki bir kapı açıldı. Elini daha şimdiden yeni bir domatese uzatan Scarlet, bar sahibinin açılan kapıda belirmesiyle donakaldı. Scarlet’ın binanın duvarında yarattığı turuncumsu lekeleri görünce Gilles’in yüzünde sert bir ifade belirdi.

“Umarım bunlar benim domateslerim değildir.”

Scarlet elini domates kutusundan çekti ve zaten lekeli olan kotuna sildi. Yüzünün kızardığını ve nabzının hızlı atışlarını hissedebiliyordu.

Gilles neredeyse tamamen kelleşmiş başındaki teri sildi ve her zamanki ifadesiyle, Scarlet’a dik bir bakış attı. “Evet?”

“Seninkiler değildi,” diye mırıldandı Scarlet. Ve bu doğruydu. Teknik olarak, Gilles ona parasını verene kadar, domatesler hâlâ Scarlet’ın malı sayılırdı.

Gilles homurdandı. “O zaman bu pisliğin temizlenme bedeli olarak, ücretinden sadece üç univ keseceğim. Şimdi, atış talimini tamamladıysan, belki o domatesleri artık içeri getirirsin.

Müşterilerime iki gündür, içi geçmiş salata servis etmek zorunda kaldım.”

Gilles kapıyı arkasından açık bırakarak bara geri girdi.

Scarlet’ın dünyası tepesine yıkılıyordu ve kimse bir şeyin farkında değildi. Babaannesi kayıptı ve bu kimsenin umurunda değildi.

Aracın bagajına döndü ve domates sandığını kavrayarak, deli gibi atan kalbinin sakinleşmesini bekledi. Aldığı iletide yazanlar hâlâ aklımdaydı ama en azından biraz daha net bir şekilde düşünebilmeye başlamıştı. İletiyi okuduğunda hissettiği o öfke patlaması, duvara çarpılmış domatesler gibi çürümeye yüz tutmuştu.

Ciğerleri kasılmadan nefes alabilmeye başladığında, Scarlet domates sandığım bir patates sandığının üstüne koydu ve ikisini de araçtan indirdi.

S carlet kızartma tavalarının arasından sessizce geçip serin saklama odasına doğru ilerlerken, aşçılar onu tamamen görmezden geldiler.

Sandıkları ait oldukları rafların üstüne bıraktı. Rafların üstündeki etiketler, yıllar içinde belki onlarca defa kazınarak, tekrar ve tekrar yapıştırılmıştı.

“Bonjour Scarling!”

Scarlet terle ıslanmış ensesindeki saçları bir yana savurarak arkasına döndü.

Emilie gözlerinde bir sırrın parıltısıyla kapı eşiğinde durmuş, yüzünde büyük bir neşeyle Scarlet’a bakıyordu ama onun yüzündeki ifadeyi gördüğünde istemsiz olarak geriye sindi.

“Ne…”

“Bu konuda konuşmak istemiyorum.” Scar let garson kızın yanından geçerek mutfağa yöneldi

LİNK

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir