Artemis Fowl Sonsuzluk Şifresi / Eoin Colfer

Artemis Fowl Sonsuzluk ŞifresiArtemis Fowl Sonsuzluk Şifresi

Artemis Fowl Sonsuzluk Şifresi’nden…

Artemis başıyla onayladı. Her zamanki gibi Kâhya haklıydı. Onların hâlâ hayatta olma nedeniydi buydu zaten. Buluşacağı Amerikalı Jon Spiro tetikçilerin mermilerini çekecek türden bir adamdı. Gölgeli bir geçmişi vardı ve çetelerle bağlantısı olduğu iddia edilen, başarılı bir BT milyarderiydi. Söylentilere göre şirketi Fission Cips çalınmış araştırmalar sayesinde zirveye ulaşmıştı. Tabii ki bugüne kadar hiçbir şey ispatlanmamıştı; Chicago bölge savcısının birçok kez uğraşmasına rağmen.

Bir garson kız, yüzünde muhteşem bir gülümsemeyle onlara yaklaştı.

“Selam, genç adam. Çocuk menüsünü germek ister misin?”

Artemis’in alnında bir damar atmaya başladı.

“Hayır, “Hayır, mademoiselle, çocuk menüsünü görmek istemiyorum. Çocuk menüsünün üzerindeki yemeklerden daha leziz olduğuna hiç şüphem yok. A la carte rica edeceğim. Yoksa ergenlik yaşına girmemişlere balık servisi yapmıyor musunuz?”

Garsonun gülümserken gözüken azı dişlerinin bir kısmı kayboldu. Artemis’in kelime hâzinesi çoğu insan üzerinde böyle etkiler uyandırırdı.

Kâhya gözlerini yukarı dikti. Artemis kimin onu öldürmek istediğini merak etti. Başlangıç olarak, Avrupa’daki terzi ve garsonların çoğu bunu isterdi.

“Emredersiniz, efendim,” diye kekeledi şansız garson kız. “Nasıl isterseniz.”

“Sebze ve taze patates garnitürlü, karışık kılıç ve köpekbalığı tavası istiyorum.”

“İçmek için?”

“Kaynak suyu. Eğer varsa, İrlanda kaynak suyu olsun. Ve lütfen buz olmasın çünkü buzlarınız hiç şüphesiz musluk suyundan yapılıyordur ve kaynak suyunun özelliğini yok edecektir.”

Garson kız masa altıdaki soluk tenli ufaklıktan kaçıp rahatlamak için aceleyle mutfağa gitti. Bir zamanlar bir vampir filmi görmüştü. Yaşayan ölü yaratıklarda aynı hipnotize eden bakışları vardı. Belki çocuğun yetişkin gibi konuşmasının nedeni aslında beş yüz yaşında olmasıydı.

Artemis neden olduğu dehşetin farkında olmadan yemeğinin beklentisiyle gülümsedi.

“Okul danslarında büyük başarılara imza atacaksın,” diye yorumda bulundu Kâhya.

“Anlamadım?”

“Zavallı kız neredeyse ağlıyordu. Arada bir nazik olmanın bir zararı yok.”

Artemis buna şaşırmıştı. Kâhya nadiren kişisel konularda fikrini söylerdi.

“Okul danslarına gideceğimi sanmıyorum, Kâhya.” “Dans önemli değil. Önemli olan iletişim.”

“İletişim mi?” diye

LİNK

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir