2010 Uzay Efsanesi / Arthur C. Clarke

2010 Uzay Efsanesi2010 Uzay Efsanesi

2010 Uzay Efsanesi’nden…

Bu metrik çağda bile teleskop üç yüz metre değil, bin fit uzunluğundaydı. Tropik güneş hızla dinlenmeye çekilirken dağların arasındaki büyük tabağın yarısı gölgeyle kaplanmıştı bile. Ama anten kompleksinin merkezinden oldukça yukarıya asılmış üçgen şeklindeki platformu hâlâ parlıyordu. Yerden bakıldığında kirişler, bağlantı kabloları ve dalga kılavuzlarından oluşan yüksek labirentteki iki insan figürünü ancak keskin gözler fark edebilirdi.

Dr. Dimitri Moisevitch eski dostu Heywood Floyd’a “Birçok şeyden bahsetmenin zamanı geldi” dedi, “ayakkabılardan ve uzay gemilerinden ve mühür balmumundan, ama daha çok tektaşlardan ve bozuk bilgisayarlardan.”

“Demek bana konferansı bu yüzden bıraktırdın. Önemsediğimi sanma -Carl’ın o SETİ{1} konuşmasını o kadar çok dinledim ki ezbere okuyabilirim. Ve manzara da gerçekten inanılmaz. Arecibo’ya geldiğim onca seferde buraya, antenin tabanına hiç çıkmamıştım.”

“Utanmalısın. Ben buraya üç kez geldim. Bir düşünsene tüm evreni dinliyoruz, ama hiç kimse bizi duyamaz. Haydi şu sorunundan bahsedelim.”

“Ne sorunu?”

“Öncelikle, Ulusal Uzay Yolculuğu Konseyi (NCA) Başkanlığından niye istifa ettiğinden.”

“İstifa etmedim. Hawaii Üniversitesi çok daha iyi para veriyor.”

“Tamam istifa etmedin, hatta istekliydin. Bunca yıldan sonra, Woody beni kandıramazsın, bunu deneme. Şu anda NCA’ya geri dönmen önerilse, tereddüt eder miydin?'”

“Tamam seni ihtiyar Kazak. Ne bilmek istiyorsun?”

“Her şeyden önce, onca zorlamadan sonra nihayet yayınladığın raporda bir sürü açık var. Adamlarının Tycho tektaşını kazıp ortaya çıkarışındaki tuhaf ve açıkça yasadışı olan gizliliği görmezden geleceğiz.”

“O benim fikrim değildi.”

“Bunu duyduğuma sevindim, hatta sana inanıyorum. Ayrıca herkesin şimdi o şeyi incelemesine izin verdiğiniz gerçeğini de takdir ediyoruz, elbette daha baştan yapmanız gereken buydu. Pek işe yaradığından değil…”

“İki adam, insan yaratıcılığının kendisine sağlayabileceği tüm silahları kibirle reddeden Ay’daki kara gizemi izlerken kasvetli bir sessizlik çöktü. Sonra Rus bilim adamı devam etti.

“Her neyse, Tycho tektaşı ne olursa olsun, Jüpiter’de daha önemli bir şey var. Sinyalini oraya yolladı. Adamlarının sorunları da burada başladı. Yeri gelmişken, buna üzüldüm. Gerçi şahsen

LİNK

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir