Sesini Duyur
Sesini Duyur’dan…
İç eleştirmenin sesiyle yaşamaya o kadar alışmışızdır ki durup onu dinleyene kadar orada olduğunu anlamayız.
Sahip olduğunuza inandığınız negatif bir kişilik özelliğini ve sahip olmadığınıza ya da iyi yapamadığınıza inandığınız bir beceriyi düşünün: Hakkınızda niye bu gibi şeyler düşünüyorsunuz? Birisi geçmişte size bir şey söylediği için mi? Örneğin hep çizim yapamadığınızı düşündüyseniz küçük bir çocuk olduğunuz zamanı düşünün; okuldan biri, bir ebeveyn ya da bir öğretmen, çiziminizle ilgili bir şey mi söyledi? Gerçekten çizmeyi hiç denediniz mi? Hiçbir yeteneğiniz olmadığı duygusu, bundan zevk alabilecek olmanıza rağmen, sizi denemekten alıkoydu mu?
Durduran şey, mesajı o kadar çok tekrar ederek sizi buna ikna eden iç eleştirmendir. Kendinize aynada baktığınızda görünüşünüzü kabul mü ediyorsunuz yoksa gerçekten sevmediğiniz yerler mi var? Belki şişman olduğunuzu düşünüyorsunuz? Başkaları size öyle olmadığınızı söylerse bu vücudunuza bakışınızda fark yaratır mı?
Sizce neden böyle hissediyorsunuz? Kendinizi meşhur insanlarla kıyasladığınız için mi? İç eleştirmeniniz sizi sürekli olarak bu gerçekçi olmayan stereotiplerle kıyaslayarak kendinizi yetersiz hissettirecektir; aşağılık kompleksine bile neden olabilir.İşe, iç eleştirmenin sizi çökertmeye çalıştığını kabulle başlayın ve kendinize yapıştırdığınız negatif etiketleri düşünün. Yeterince iyi olmadığımızı düşünmek insanlık hâlidir ama bu düşünceleri yenmeye çalışmak zorundayız, çünkü hayatta bir şeyler başarmamızı engelleyebilirler.
Şimdi, bilinçli olarak, içten aldığınız negatif mesajları engellemeye çalışın; örneğin, hayatta yeni şeyler deneyebiliriz. Onlarda başarılı olabilir ya da onları denemekten zevk alabiliriz. Belki de sadece idareten yapacağızdır ve bu bizi mutlu edecektir; kim bilebilir… Kişisel görünüşümüze gelince, kendimizi olduğu gibi kabul etmeyi öğrenebiliriz. Ya da çekici olmanın başka birçok yolu olduğunu anlayabiliriz. Ayrıca, kendimizi ünlülerle kıyasladığımızda, onların fotoğraflarının bilgisayarla “düzeltilip rötuşlandığını,” dolayısıyla o fotoğraftakilerin “gerçek kişiler” (!) olmadıklarını unutmayın.
“İç eleştirmeni” akıldan çıkaralım ki kendimizle ilgili bilinçlenelim; bu bizi daha güçlü, daha güvenli kılacaktır.
Şunu rahatlıkla söyleyebilirim; insanlarla işimin en güçlü parçası, kendi iç eleştirmenlerini yönetmelerine yardımcı olmaktır. Bizi herhangi bir atılım yapamayacak kadar korkutan…