İtalyanca Aşk Başkadır / Maeve Binchy

İtalyanca Aşk Başkadırİtalyanca Aşk Başkadır

İtalyanca Aşk Başkadır’dan…

1970’lerde anketlere cevap vermeye can atarlardı.

Aidan gazetenin hafta sonu ekinde bir anket görürdü. Örneğin, “Düşünceli Bir Koca mısınız?” Veya “Sanat Dünyası Hakkında Neler Biliyorsunuz?” O yıllarda daha çok “Uygun Bir Çift misiniz?’ veya “Arkadaşlarınızla Aranız Nasıl?” konularında epey yüksek puan tuttururlardı.

Bütün bunlar eskidendi.

Artık, Nell ve Aidan Dunne alt alta dizilmiş sorular gördüklerinde alacakları puanların merakıyla anketi yanıtlamak için sabırsızlanmıyorlardı… Örneğin, “Haftada kaç kez sevişiyorsunuz?

a) Ortalama iki kez?

b) Her cumartesi

c)Daha az?”

“Her cumartesi’den de az seviştiğini kabullenmeyi kim ister?.. Anketi hazırlayan o bilge adamların itirafları nasıl yorumladıklarını merak eden var mıydı?

Şimdi, ikisi de “Uyumlu Bir Çift misiniz?” başlıklı bir anket görse hemen sayfayı çeviriyordu. İşin tuhafı hiç kavga etmemişler, hiç birbirlerine darılmamışlardı. Aidan, Nell’i aldatmamıştı, karısının da aldatmadığını düşünüyordu. Böyle düşünmesi küstahlık mıydı, bilmiyordu? Nell çekici bir kadındı; erkeklerin her zaman dönüp bir kez daha bakmak isteyecekleri kadınlardandı kesinlikle.

Aidan eşlerinin aldattığı kanıtlandığında şaşkına dönen pek çok erkeğin, aslında dikkatsiz ve kendini beğenmiş olduğunu biliyordu. Ama o onlardan değildi. O, Nell’in başka bir erkekle gizlice buluşmayacağından, başkasıyla sevişmeyeceğinden emindi. Karısını o kadar iyi tanıyordu ki böyle bir şey yaparsa hemen anlardı. Hem, Nell böyle bir erkeği nerede bulacaktı? Haydi buldu, tanıştı ve onu beğendi diyelim nerede buluşabilirdi? “Yok canım, bütün bunlar gülünç şeyler” diye düşünüyordu.

Herhalde böyle düşünmeyen bir erkeğe zor rastlanır. Yaşlanmanın nasıl bir şey olduğunu anlatanlar işin bu yönünü unuturlar. Yaşlanınca uzun yürüyüşler insanın bacaklarını nasıl ağrıtıyorsa, insanlar popçuların şarkı sözlerini eskisi gibi nasıl anlamıyorlarsa… Belki de insanın evrenin odak noktası olarak gördüğü varlıktan yavaş yavaş kopmaya başladığı, uzaklaştığı dönemdir yaşlılık.

Kırk sekiz yaşım bitirip kırk dokuz yaşına basan her erkek herhalde böyle düşünür. Dünya, eşlerinin heyecanlanmasını bekleyen erkeklerle dolu olmalı. Karılarının cinsellik dışındaki konularda da coşkulu olmasını isteyen ne çok erkek var kim bilir?

İşini

LİNK

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir